GÖZ [İng. Migration]:


"GÖZ [İng. Migration]:" Die Ergebnisse der Suche nach dem Wort

 Wörterbuch der Soziologie

GÖZ [İng. Migration]:

( Wörterbuch der Soziologie) :
İç ve dış göç şeklinde ele alınabilir. Göç coğrafî hareketlilik halinde bir topluluğun bir bölgeden veya bir ülkeden diğerine hareket etmesidir. (Bkz. Sosyal Hareketlilik) Tabiî âfetler, harpler, tarımda makineleşme, kitle haberleşme araçları, genç nüfus, ekonomik sebebler ve terör göçlere sebep olabilmektedir.İç göçler, ülke içindeki hareketliliktir. Bu hareketlilik uzun veya kısa mesafeli göçler şeklinde görülmektedir. Genelde kadın nüfus veya veya işgücü kısa mesafeli göçe konu olmaktadır. Türkiye'de bir zamanlar belirli büyük şehirlere doğru olan iç göçler, zamanla gelişme gcüne sahip, sanayi ve hizmetler sektörünün ağırlık kazandığı ileri doğru yönelmiştir. Ayrıca, tarım ve turizm sektörlerinde yoğunluk, işgücü talebi iç göçler üzerinde etkili olmaktadır. Bölgeleşen büyük şehirlerimizde alt yapı yetersizliği, konut açığı, değişen ilişki sistemi; yalnızlaşma ve moral tatminsizlik, dayanışma eksikliği, iç göçlerin alışılmış yönünü değiştirmiştir.Türkiye'de kırdan şerihe göçün ortaya çıkardığı yığınlaşma, şehiri kuşatan gecekondu kışağını meydana getirmiştir. (Bkz. Gecekondu)Göçle ilgili II. Beyazıt Döneminde İspanya'dan, engizisyon katliamından kaçarak Osmanlıya sağınan Yahudiler, Almanya'dan gelen Palonyalılar,Saddam'ın zülmünden ve Irak'dan kaçarak Türkiye'nin hoşgörüsüne sığınan Peşmergeler örnekleri vardır.Dış göçler konusunda Cumhuriyet'in ilk yıllarında Yunanistan'la yapılan nüfus mübadelesi dikkati çekmektedir. Bunun dışında 1950'liyılların başında ve 1989 yılında Bulgaristan'dan kitleler halinde gelen Türk göçü, 1990'lı yıllarda Bosna'dan Sırp soykırımından kaçarak Türkiye'ye gelenler, Afgan, Türkistanlı ve Batı Trakyalı mülteciler, Ahıska Türkleri gibi örnekler verilebilir. Bunun dışında 1960 sonrası Avrupa ülkelerine çalışmak üzere giden, daha sonra aailesini çalıştığı ülkeye götüren vatandaşlarımız, Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde misafir işçi olmaktan çıkarak ev sahibi ülkelerin ayrılmaz bir parçası ve etnik grubu haline gelmişlerdir. (Tekeli, İ., erder, L., 1978) Bkz. Etnik Grup)